Ana Sayfa Çanakkale, Dünya, Eğitim, Ekonomi, Gündem, Kültür, Sağlık, Yaşam 21 Nisan 2025 106 Görüntüleme

ARILAR YOKSA HAYAT DA YOK…!

DOĞANIN KANATSIZ MELEKLERİ: ARILAR VE ARICILIĞIN GELECEĞİ TEHLİKEDE

Çanakkale – 21 Nisan 2025

İnsanlık tarihinin en eski mesleklerinden biri olan arıcılık, günümüzde sadece bal üretimiyle değil, doğanın dengesini korumadaki kritik rolüyle de öne çıkıyor. Ancak uzmanlar, hem iklim değişikliği hem de yanlış tarım politikaları nedeniyle arı popülasyonlarında ciddi bir düşüş yaşandığına dikkat çekiyor.

ARILAR YOKSA HAYAT DA YOK

Dünya üzerindeki bitkisel üretimin yaklaşık %75’i tozlaşmaya, dolayısıyla arılara bağlı. Arılar, çiçekten çiçeğe konarak bitkilerin döllenmesini sağlıyor. Bu süreç sadece meyve-sebze üretimi için değil, doğada biyolojik çeşitliliğin devamı için de elzem.

Konuyla ilgili konuşan bir yerel arıcı, “Arılar sadece bal üretmez. Onlar olmadan doğada meyve ağacı da kalmaz, çiçek de açmaz. Arı gittiği anda, insan da gider. Bunu anlamak gerek,” diyerek durumun ciddiyetini özetliyor.

TÜRKİYE ARICILIKTA DÜNYA DEVLERİNDEN

Türkiye, özellikle Ege, Akdeniz ve Karadeniz bölgelerinde güçlü arıcılık faaliyetleriyle dünya çapında önemli bir yere sahip. Yaklaşık 9 milyon kovanla, Çin’den sonra dünyada ikinci sırada yer alıyor. Bal üretiminde ise Türkiye’nin kalitesiyle öne çıktığı biliniyor. Çanakkale, Muğla, Ordu gibi iller, bu alanda adeta birer merkez konumunda.

Ancak son yıllarda artan iklimsel dalgalanmalar, pestisit kullanımı ve kentleşme baskısı, doğal arı yaşam alanlarını daraltıyor. Bu durum, hem üretimi hem de ekosistemi tehdit ediyor.

ARICILIKTA YENİ NESİL: GENÇLER SAHAYA İNİYOR

Geleneksel arıcılığın modern tekniklerle birleştiği günümüzde, genç girişimciler de bu sektöre ilgi göstermeye başladı. Özellikle organik tarıma yönelen tüketici talepleriyle birlikte, katma değeri yüksek ürünler (propolis, arı sütü, polen) de önem kazandı.

Arıcılık üzerine çalışan doğa dostu bir girişimci, “Artık sadece bal değil, bilgi de üretiyoruz. Arıcılığın geleceği teknolojide ve gençlerde. Arılarla dost, doğayla uyumlu sistemler kurmalıyız,” diyor.

NE YAPMALI?

Bilim insanları ve arıcılar, arıların korunması için şu önlemleri öneriyor:

  • Pestisit kullanımının denetlenmesi ve yasaklanması gereken kimyasalların belirlenmesi

  • Monokültür tarımdan uzak durulması

  • Kentlerde “arı dostu bahçeler” ve doğal yeşil alanların artırılması

  • Gençlere yönelik arıcılık eğitimlerinin yaygınlaştırılması


Arılar, yalnızca doğayı değil, bizim soframızı da ayakta tutuyor. Onları korumak, kendi geleceğimizi korumaktır.

Fatih ATALAY

İlginizi çekebilir

SELAM OLSUN ASIMIN NESLİNE

SELAM OLSUN ASIMIN NESLİNE

Hazır Site by Uzman Tescil webmaster